3 Adımda Evde Sıkıcılıktan Uzak Bir Çalışma Köşesi Oluşturmanın Yolu
Tam zamanlı çalışan hemen herkesin hayalidir, evden çalışma. Düşünsenize ne giyeceğim telaşı yok, trafik derdi yok, geç kalacağım endişesi yok, kahvaltıyı geçiştirmek yok; evin rahatlığı, sakinliği, huzuru var. Kahvemizi yapıp çalışma alanımızdaki bilgisayarın başına geçerek online olduk mu tamamdır! Çalışma alanı mı, dediğinizi duyar gibiyiz. Evden çalışmaya başladığımız şu günlerde kendinize hala, işinizi rahatça yapabileceğimiz bir çalışma alanı oluşturmadınız mı? O zaman hemen kolları sıvıyoruz ve 3 kolay adımda kendimize; motivasyonumuzu artıracak, masa başında olmaktan sıkılmayacağımız, keyifli bir çalışma alanı oluşturuyoruz! Göreceksiniz ki evde çalışma alanı oluşturmak, evden çalışırken keyif almaktan öte daha yaratıcı ve üretken olmamızı sağlayacak. Hazırsanız başlıyoruz!
1. Fizibilite yapın
Evde çalışma alanı oluşturmak için öncelikle kullanacağımız mekanın yani evimizin mevcut fiziki koşullarını doğru değerlendirmemiz gerekiyor. Evinizde çalışma odasına dönüştürebileceğiniz bir alan varsa ne ala! Ancak herkes bu kadar şanslı değil. Eğer çalışma alanına dönüştürmeye müsait bir odanız yoksa evinizin; bulunmaktan, oturmaktan en çok keyif aldığınız noktasını belirleyin. Elbette bu noktanın, evin diğer sakinleri tarafından en az rahatsız edileceğiniz yer olmasına da dikkat edin. Salonda izlenen TV, çocukların oynadığı bilgisayar oyunu veya gençlerin odasında dinlenen müzik, çalışırken dikkatinizi dağıtmamalı. Belirlediğiniz alanın güneş alıyor olmasına da özen gösterin.
2. İhtiyaç listesi oluşturun
Evinizde uzun saatler sıkılmadan, rahatsız edilmeden, zevkle çalışacağınız bir nokta belirlediniz. Sıra evde çalışma alanı oluşturmak için gerekli olan mobilya ve materyallere geldi. Elinize bir kalem-kağıt alıp ihtiyaç listesi yapın: Çalışma masası, çalışma sandalyesi, geç saatlerde kimseyi rahatsız etmeden çalışabilmek için masa lambası, evraklar için dosyalık, masadaki ıvır zıvırı toparlamak için kalemlik vs. Tüm bunları satın almak için listelemiyoruz. Balkona koyup yıllar yılı işe yarayacağı günü bekleyen o küçük masa, evde rahat ettiğiniz o sevimli sandalye (Uzun vadede konforlu bir döner çalışma koltuğu almanızı öneririz.) ve çocukların modası geçti deyip artık kullanmadığı o yepyeni masa lambasıyla para harcamadan da kendinize konforlu bir çalışma alanı yaratabilirsiniz. Böylelikle hem tasarruf edecek hem de doğaya daha fazla zarar vermeyeceğiz; daha ne olsun! Kullanılmayan kaseleri ve kavanozları da kalemliğe dönüştürdük mü tamamdır!
3. Çalışma alanınızı kişiselleştirin
Ve işte evde çalışma alanı oluşturmak için son ve en keyifli aşamadayız. Çalışma alanımızı kişiselleştirerek iş rutinini keyifli, sıkıcılıktan uzak ve samimi hale getirebiliriz. Seyahatleriniz sırasında topladığınız objeler, aileniz ve sevdiklerinizle çektirdiğiniz fotoğraflarla dolu çerçeveler, özel tasarım ajandanız ve bilimum arkadaş hediyelerinin çalışma alanınızdaki yerini alma vakti geldi. Karakter özelliklerinize göre evde çalışırken keyif almak için duvara kitaplarınız için mini bir raf ünitesi ve mıknatıslı bir not tahtası, çalışma masanızın bir köşesine ise küçük saksılarda birkaç sukulent yerleştirebilirsiniz. Bu noktada hemen hatırlatalım; kişiselleştirme işini çok abartmamakta ve minimal bir tarz benimsemekte fayda var. Ne kadar çok eşya o kadar çok dikkat dağınıklığı demek çünkü. Minimalizmin “az, çoktur” felsefesine ve “boşluklarda enerji vardır” mottosuna kulak vermeli; ne de olsa çalışırken enerjiye epey ihtiyacımız olacak değil mi?